• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
    • Acıbadem Türk Telekom Şehit Mete Sertbaş Ortaokulu /2024
    • Geçmişten Geleceğe Başarıyla Açılan Kapı
    • Acıbadem Türk Telekom Şehit Mete Sertbaş Ortaokulu /2024
    • Geçmişten Geleceğe Başarının adı
    • Acıbadem Türk Telekom Şehit Mete Sertbaş Ortaokulu /2024
    • Geçmişten Geleceğe Başarının adı
Ajandam Üsküdar 2025
Site Haritası

30 Ağustos

30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMI

 

Millî Mücadele’yi sonuçlandıran Büyük Taarruz 26 Ağustos 1922 günü başladı. İki günde kuvvetlerinin yarısı savaş dışı bırakılan Yunan ordusu kuşatma altına alındı. Kuşatma harekâtı, 30 Ağustos’ta bizzat Başkumandan Mustafa Kemal Paşa’nın yönettiği, Başkumandanlık Muharebesi adı verilen meydan savaşıyla tamamlandı.

30 Ağustos Zafer Bayramı'nın Ulusal ve Tarihi Önemi

30 Ağustos Zafer Bayramı, Türk milleti için ulusal ve tarihi açıdan büyük bir öneme sahip olan bir milli bayramdır. Bu bayram, Türk Kurtuluş Savaşı'nın en önemli dönüm noktalarından birini temsil eder ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna giden yolda bir milat oluşturur. İşte 30 Ağustos Zafer Bayramı'nın ulusal ve tarihi önemini vurgulayan ana noktalar: 

  • Büyük Zaferin Kazanılması: 30 Ağustos Zafer Bayramı, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde Dumlupınar Meydan Muharebesi'nde Yunan işgalcilerine karşı kazandığı büyük zaferi simgeler. Bu zafer, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesindeki kararlılığının bir ifadesidir. 

  • Anadolu'nun Kurtuluşu: 30 Ağustos Zaferi, Anadolu'da işgalci kuvvetlerin geri püskürtülmesi ve Türk topraklarının işgalden kurtarılması anlamına gelir. Türk milletinin vatan topraklarını koruma ve savunma kararlılığının bir sonucudur. 

  • Ulusal Bağımsızlık Mücadelesi: 30 Ağustos Zaferi, Türk milletinin yabancı işgalcilere karşı verdiği bağımsızlık mücadelesinin en önemli zaferlerinden biridir. Bu mücadele, Türk milletinin ulusal onurunu, bağımsızlığını ve özgürlüğünü koruma iradesini yansıtır. 

  • Türkiye Cumhuriyeti'nin Temelleri: Zafer Bayramı, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kazandığı bu zaferle birlikte Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerinin atıldığı bir dönemi simgeler. Zafer, Türkiye'nin modern bir cumhuriyet olarak kuruluşunun başlangıcını temsil eder. 

  • Milli Birlik ve Beraberlik: 30 Ağustos Zafer Bayramı, Türk milletinin ortak hedefler etrafında birleştiği, dayanışma içinde olduğu ve milli birlik ruhunu pekiştirdiği bir gündür. Türk milletinin tüm farklılıklarına rağmen ortak değerler etrafında bir araya gelebileceğini gösterir. 

  • Uluslararası Dünyada Değer: 30 Ağustos Zaferi, Türk milletinin uluslararası düzeyde tanındığı ve saygı gördüğü bir dönemin ifadesidir. Bu zafer, Türkiye'nin uluslararası arenada güçlü bir şekilde temsil edebileceğini göstermiştir.
     
  • Türk Milletinin Direniş Ruhu: Zafer Bayramı, Türk milletinin zorluklar karşısındaki kararlı direniş ruhunu yansıtır. Bu zafer, Türk milletinin tüm güçlükleri aşabilecek güce sahip olduğunu gösterir. 

30 Ağustos Zafer Bayramı, Türk milletinin bağımsızlık, özgürlük ve milli birlik mücadelesinin simgesidir ve ulusal tarihimize damgasını vurmuş önemli bir gün olarak kabul edilir. Bu bayram, Türk milletinin geçmiş zaferlerine saygı gösterirken aynı zamanda gelecekteki umutlarını da canlandırır. Her yıl coşkuyla kutlanan bu özel gün, milli birliğimizin ve kararlılığımızın bir ifadesi olarak kutlanır.

30 Ağustos Zafer Bayramı'nın coşkusunu ve gururunu yaşarken, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin ve zaferinin önemini bir kez daha hatırlıyoruz. Bu zafer, kahramanlığın, azmin ve birlikte hareket etmenin simgesidir ve geleceğe olan inancımızı güçlendirir. Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının önderliğinde elde edilen bu zaferi kutlarken, milletimizin birlik ve beraberlik içinde nice zaferlere ulaşacağına olan inancımızı tazeliyoruz. 30 Ağustos Zafer Bayramı'nız kutlu olsun!

 

 

https://islamansiklopedisi.org.tr/milli-mucadele#:~:text=Mill%C3%AE%20M%C3%BCcadele'yi%20sonu%C3%A7land%C4%B1ran%20B%C3%BCy%C3%BCk,ad%C4%B1%20verilen%20meydan%20sava%C5%9F%C4%B1yla%20tamamland%C4%B1.

https://sertifika.subu.edu.tr/30-agustos-zafer-bayraminin-ulusal-ve-tarihi-onemi

 

HÜSEYİN SEBİLCİ

(1894-1975)

İstanbul Fatih semtindeki Sultanselim mahallesinde (bazı kayıtlarda Şehremini)doğdu.

1967 yılından vefatına kadar her yıl Konya’ya giderek orada mevlid merasimlerine iştirak etmeyi âdet haline getirdiği söylenir. Hüseyin Sebilci, 28 Ağustos 1975’te Üsküdar’daki evinin kapısının önünde ansızın vefat etti. Karacaahmet Mezarlığı’nda, Karacaahmet Mescidi’nin bulunduğu adada defnedi. Dinî mûsikide mersiye formunun son temsilcilerinden kabul edilen Hüseyin Sebilci, düzenli bir mûsiki öğrenimi görmemesine rağmen aldığı orta seviyedeki derslerle kendini yetiştirdi. Bahariye Mevlevîhânesi kudümzenbaşısı Şevki Dede, amcası Muhammed İzzet Dede ve Kasımpaşalı ünlü zâkirbaşı şeyh Mehmed Celâleddin Efendi’den dinî mûsiki; Selânikli Ahmed Efendi ve Ûdî Abdi Bey’den klasik mûsiki meşketti. Gençlik yıllarında başta Tophane’deki Kādirîhâne, Kasımpaşa’daki Ali Aynî Baba Tekkesi, Karagümrük’teki Nûreddin Cerrâhî Tekkesi olmak üzere pek çok tekkede zâkirlik yaptı. Ayrıca Hâfız Şaşı Osman, Süleyman Karabacak ve Deli Hüseyin Efendi gibi dönemin meşhur mevlidhanlarıyla okuduğu mevlidlerle bu sahada şöhreti yayıldı. Nâzik ve mütevazi kişiliğiyle tanınan Sebilci Hüseyin’in nota bilmemesine rağmen sahip olduğu kuvvetli usul bilgisi, eserleri okurken ona derin bir hâkimiyet sağlamıştır. Fazla iddialı bir sese sahip olmasa da kendine özgü gırtlak nağmeleri ve makam geçkileriyle âdeta yeni bir tavır ortaya koydu. Özellikle tekkelerdeki zikir esnasında tatbik edilen “perde kaldırma tavrı”nı çok iyi uyguladığı söylenir.

Kaside okurken tekrarlarda bir önceki güfteyi aynen okumayıp kendisinden bazı ilâveler yapması icracılığının önemli özelliklerindendir. Sebilci Hüseyin’in bestelediği ilâhi, tevşîh ve nefesler onun bestekârlık sahasındaki başarılarının açık bir göstergesidir. Lirik ve parlak bir üslûpla bestelediği eserlerindeki usul ve güfte uyuşması bilhassa melodik yapının oluşumundaki en büyük etken olmuştur. Ahmet Gül, yaptığı çalışmada onun bestelemiş olduğu dinî eserlerden kırk iki tanesinin notasını güftesiyle birlikte tesbit etmiştir. Bir na‘t-ı şerif kaleme almış, bazı filmlerde de gazeller okumuştur. Onun ilk Türk hava şehidleri için okuduğu, “Ağla annem, ağlamanın yeridir / Tayyareden düşen oğul Fethi’dir” mısraıyla biten “Hava Şehitleri Mersiyesi” plak haline gelmiş önemli bir kayıttır. Ayrıca özel toplantılarda kaydedilmiş pek çok ses bandı günümüzde mûsiki çevrelerindeki özel arşivlerde yer almaktadır.

https://islamansiklopedisi.org.tr/sebilci-huseyin

 

 

 

MİMAR SİNAN ANIT MEYDANI

Adres: Mimar Sinan, Otopark Sk., 34664 Üsküdar/İstanbul

Üsküdar sadece kervan yolunun İstanbul durağı değil, Mimar Sinan yapılarının da odağıydı. Başta yamacın tepesindeki Atik Valide, sahildeki meydanın orta karar kent külliyesi Mihrimah ve maket ölçekli müstesna yalı külliyesi Şemsi Paşa da o meydanın parçasıdır. Dolayısıyla meydan odaklı o üçgen, Mimar Sinan külliyeleri odağı olarak Sinan’ı ondan ilham alarak temsil için en elverişli yerlerdendir.

30 Ağustos 2022'de açılan Üsküdar Mimar Sinan Meydanı içerisinde Mimar Sinan'ın 24 farklı eserine yönelik "Anma Meydanı" tasarlandı. Ziyarete açılan ve yaklaşık 1500 metrekarelik alanı kapsayan bu meydanda, Mimar Sinan’ın Anadolu ve Avrupa yakalarında yer alan 24 adet eseri doğaltaş dikey sergi elemanı ve bilgilendirme panosuyla birlikte sergileniyor. Alanda ayrıca 290 metrekare sergi alanı ve anma duvarı da bulunuyor.

https://www.mimarizm.com/mimari-projeler/yarisma-ve-fikir/birincilik-odulu-uskudar-da-mimar-sinan-i-anmak-yarismasi_132818

 

 

Cumhuriyetin Üsküdar 100’leri
 
 
 
 
 
 
Aktif Ziyaretçi27
Bugün Toplam565
Toplam Ziyaret9270
Üyelik Girişi
Takvim
Hava Durumu