• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
    • Acıbadem Türk Telekom Şehit Mete Sertbaş Ortaokulu /2024
    • Geçmişten Geleceğe Başarıyla Açılan Kapı
    • Acıbadem Türk Telekom Şehit Mete Sertbaş Ortaokulu /2024
    • Geçmişten Geleceğe Başarının adı
    • Acıbadem Türk Telekom Şehit Mete Sertbaş Ortaokulu /2024
    • Geçmişten Geleceğe Başarının adı
Ajandam Üsküdar 2025
Site Haritası

19 Nisan

OKTAY SİNANOĞLU

(1935-2015)

Kimya, moleküler biyofizik ve biyokimya alanlarında önemli buluşlara imza atan Türk bilim insanı. Oktay Sinanoğlu, 25 Şubat 1935 tarihinde babası Başkonsolos Nüzhet Haşim Sinanoğlu’nun görevli bulunduğu İtalya’nın Bari şehrinde doğdu. Bugünkü ismiyle TED Koleji olan Ankara Yenişehir Lisesini 1953 yılında birincilikle bitiren Oktay Sinanoğlu, okulun bursuyla Kimya Mühendisliği okumak üzere ABD'ye gitti. 1956'da Kaliforniya Üniversitesi (Berkeley), 1957'de Massachusetts Teknoloji Enstitüsünden mezuniyetini takiben, dünyanın en saygın ödüllerinden “Alfred Sloan Prize” ile onurlandırıldı. 1960'ta, Yale Üniversitesinin üçyüz yıllık tarihinde en genç profesör oldu. 1964 senesinde Yale Üniversitesinde Teorik Kimya Bölümünü kurdu. “Atom ve Moleküllerin Çoklu Elektron Kuramı” (1961), "Çözgeniter Kuramı"(1964), “Mikrotermodinamik” (1974) ve "Değerlik Kabuğu Etkileşim Kuramı" (1983) ile bilim tarihinde çığır açan buluşlara imza attı. Nobel’e iki kez aday gösterilen ilk Türk bilim adamı oldu. Amerikan Bilim ve Sanat Akademisinin ilk Türk üyesidir.

Oktay Sinanoğlu, tarihin ender gördüğü bir matematik dehasıydı. Ancak matematiğin soyut dünyasıyla yetinmiyor, kuramlarıyla matematiği yaşamın içine çekiyordu. Kimyanın kuramsal temeline yaptığı matematiksel katkıların yanı sıra moleküler biyolojiyi doğuran öncü bilim insanlarından biri oldu. 1964’te “solvofobik kuram”, 1974’te kimyasal tepkime mekanizmalarıyla ilgili “network kuramı”, 1981’de “mikrotermodinamik” ve 1983’te “değerlik kabuğu etkileşim formülü kuramı” gibi çalışmalarıyla adından söz ettirmeye devam etti. 1974’te bilim dünyasındaki en prestijli ödüllerden biri olan Alexander von Humboldt Araştırma Ödülü’ne layık görüldü. 1988’de birtakım basit şekiller ve periyodik tabloyu kullanarak kimyanın karmaşık problemlerine çözüm bulunabileceğini öne süren bir kuramsal yapı oluşturdu. Kendi deyimiyle, 12 yaşındaki bir çocuğun bile rahatlıkla anlayacağı bu sistem sayesinde, resimler ile oluşturulan basit kurallar, kimyayı eğlenceli bir oyuna dönüştürmüştü. Aktif akademik yaşamında ABD, Almanya, Japonya, Türkiye, hatta Meksika’da pek çok saygın bilim ödülüne layık görüldü. 1997’de Türkiye’ye dönerek Yıldız Teknik Üniversitesi Kimya Bölümü’nde görev aldı. Bu okulu tercih etmesinde üniversitenin Türkçe eğitim veriyor olması etkiliydi. 2002’ye kadar burada görev yaptı. Oktay Sinanoğlu tam bir Türkçe aşığıydı.

Türkçenin bilim üretmeye çok yatkın olduğunu düşünüyordu. Ona göre Türkçe sözcükler üretmek, tamlamalar oluşturmak ve cümleler kurmak, adeta matematiksel bir denklem sadeliğinde ve açıklığındaydı. Türkçenin bu matematiksel yapısı onu derinden etkilemişti. Sinanoğlu gibi bir matematik dehasının sadece milliyetçi reflekslerle Türkçeye sarıldığını iddia etmek, onun dünya çapında kabul gören bilim adamlığını ve nesnelliğini küçümsemek olur. Belli ki Sinanoğlu’nun dehası Türkçede bir farklılık sezmiş ve bunu, bilmeden anadilini yozlaştırmakta olan gençliğe duyurmak için çabalamıştı. Yazdığı pek çok eserde, katıldığı sayısız konferansta, TV programında ve söyleşide Türkçenin değerini anlatmak için çırpınan bir bilim adamı görünür. Sinanoğlu en uç düşünceleri bile rahatça dile getirmekten çekinmeyen, fikri hür bir idealistti. Geride bıraktığı eserler ile düşünce dünyamıza çok önemli katkılarda bulundu.

Sinanoğlu çoğu, Türkiye'deki eğitim sorunları ve siyasi sorunları konu alan "Adam", "Göçmen Hamamı", "Bye Bye Türkçe", "Hedef Türkiye", "Dayatmalar Kabusu", "İlerisi İçin", "Ne Yapmalı", "2050'ye 5 Kala: Dünyanın 105 Yıllık Tarihi" ve 3 ciltlik "Yeni Bilim Ufukları" kitap dizisini de kaleme aldı.

Eğitim-Bilim dergisinde ve Bilim Ütopya dergisinde bilimsel konulu makaleleri  ile 1978'de eski TDK'dan Fiziksel Kimya Terimleri sözlüğü yayınlanmıştır.

Oktay Sinanoğlu, 19 Nisan 2015'te, ABD'nin Miami kentinde, solunum yetmezliğine bağlı olarak tedavi gördüğü hastanede yaşama veda etti. Naaşı Türkiye'ye getirilen Sinanoğlu, İstanbul'da Annesinin ve kız kardeşinin de bulunduğu Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Özlemle aradığı ve yetiştirmeye çalıştığı bilinçli gençliğimize düşen, Oktay Sinanoğlu’nun yitip giden bir değer olmasına izin vermemektir. Ardında bıraktığı mirasın bilinciyle, boşluğu asla doldurulamayacak bu düşünce mimarını saygıyla anıyoruz.

https://blog.kapadokya.edu.tr/onculerevefa/oktay-sinanoglu

 

 

Cumhuriyetin Üsküdar 100’leri
 
 
 
 
 
 
Aktif Ziyaretçi25
Bugün Toplam503
Toplam Ziyaret9208
Üyelik Girişi
Takvim
Hava Durumu