• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
    • Acıbadem Türk Telekom Şehit Mete Sertbaş Ortaokulu /2024
    • Geçmişten Geleceğe Başarıyla Açılan Kapı
    • Acıbadem Türk Telekom Şehit Mete Sertbaş Ortaokulu /2024
    • Geçmişten Geleceğe Başarının adı
    • Acıbadem Türk Telekom Şehit Mete Sertbaş Ortaokulu /2024
    • Geçmişten Geleceğe Başarının adı
Ajandam Üsküdar 2025
Site Haritası

4 Nisan

KUZGUNCUK (BOSTANI, EVLERİ, KİLİSE VE SİNAGOG'U)

 

 

Antik çağda Kuzguncuk’un adı geçmez; Strabon, Üsküdar’dan bahsederken Khalkedon ve bir köy olan Khrysopolis diyerek anar [Strabon 20024: 55]. Khrysopolis, Hellen dilinde “Altın Kenti” demektir [Umar 1993: 433]. Kuzguncuk’un Bizans döneminde Khrysokeramos “Altın Kiremit” adı ile anılmaya başlandığı söylenir. VI. yüzyılda İustinianos devrinde protospatharios Narses’in 533 yılına doğru Meryem Ana veya Hagios Panteleimon adına burada bir kilise yaptırdığı bilinmektedir [Eyice 1976: 54, Gyllius 2000: 220]. Kuzguncuk’un bugünkü adını ise Fatih devrinde buraya yerleşen Kuzgun Baba adında bir veliden aldığı söylenmektedir [Umar 1993: 488, Evliya 2003: I. 2. 429]. Köy öteden beri daha ziyade gayrimüslim ahali, Rum ve Yahudiler ile meskûndur [Gökbilgin 1970: II. 689]. Köye ilk caminin, üstelik biraz köyün dışında Sultan II. Abdülhamid devrinde XIX. yüzyılın sonlarına doğru yapıldığını göz önüne alarak, hemen hemen hiç müslüman olmadığını söylemek doğru olacaktır [Öz 1965: II. 67].

Eremya Çelebi “...Kuzguncuk Yahudi köyüne geliriz... Burada, hepsi de denize nazır evlerde oturan Yahudiler, vadinin içinden geçmekte olan yoldan cenuba doğru Üsküdar tepesine gider gelirler. Burada Rumlar da ikamet ederler. Onların bir kiliseleri ile keza suyu tatlı bir ayazmaları ve iki büyük bostanları vardır. Daha ilerdeki sahilde büyük konaklar bulunur...” [Eremya 19882: 47] demektedir. İnciciyan ve Sarraf Hovhannesyan’ın da benzer tespitleri vardır. Bu arada İnciciyan’ın Kuzguncuk isminin “Kosinitza”dan değişerek geldiğini de söylediğini belirtmek isteriz [İnciciyan 2000: 152]. XIX. yüzyıl başındaki Kuzguncuk için en detaylı bilgiyi ise, Sarraf Hovhannesyan günümüze aktarmaktadır [Hovhannesyan 19972: 64].

1814-15 tarihli Bostancıbaşı Defteri’nde Kuzguncuk sahilinde Beylerbeyi ile Kuzguncuk arasındaki sınır Eğribozi Ahmed Paşazade Molla Efendi yalısından sonra başlamaktadır. Buradan itibaren Kuzguncuk İskelesi’ne kadar 15 yalı mevcuttur. Bu yalıların ikisinde Ermeniler, diğerlerinin tümünde ise Yahudiler oturmaktadır. Kuzguncuk İskelesi’nden Üsküdar’a doğru ilk 10 yalıda da bir Ermeni ailesi hariç Yahudiler oturmaktadır [Koçu 1958: 88-89]. Görüldüğü kadarı ile Kuzguncuk nerede ise tamamen bir Yahudi köyüdür. Bu Yahudilerin, 1618’de Galata’daki veba salgınından kaçıp bu bölgeye yerleştikleri sanılmaktadır [Güleryüz 1992: 49].

Kuzguncuk’da yapım tarihi bilinmeyen ve 1921’de yanan Dağ Hamamı Sinagog’u da dâhil olmak üzere üç adet sinagog bulunmaktadır. Bunlardan Kal de Abaşo [Aşağı Sinagog] diye de bilinen Beth Yaakov Sinagog’unun bugünkü yapısı 1878’lerde inşa edilir. 27 Temmuz 1862 tarihli bir ferman ile burada bulunan bir sinagogun tamirine izin verilmektedir [Galante 1949: 10]. Anlaşılan burada çok daha eski tarihli bir sinagog vardır ve 1878 tarihli yapı bu sinagogun yerine yapılmıştır. İcadiye Caddesi’nin üst kısmındaki Yakup Sokak’ta bulunan üçüncü sinagog ise 1840’lı yıllarda yapılan Virane veya Kal de Ariva [Yukarı Sinagog] adı ile bilinen yapıdır.

Beth Yaakov Sinagog’u

Kuzguncuk’ta Kadıköy Metropolitliği’ne bağlı iki Rum Kilisesi de bulunmaktadır: Hagios Panteleimon ve Hagios Georgios. İcadiye Caddesi üzerindeki Hagios Panteleimon Kilisesi 1861’de yanan kilisenin yerine inşa edilir. 1896’da yeniden yapılır ve 1911’de giriş kapısının üstüne üç katlı bir çan kulesi ilave edilir. Hemen yanında 1831 yapım tarihli bir ayazma vardır. Yine İcadiye Caddesi üzerinde bulunan ve denize daha yakın bir bölümde yer alan Hagios Georgios Kilisesi’nin ise VI. yüzyılda yapıldığı söylenen Hagios Panteleimon’un yerine yapıldığıbilinmektedir [Akın 1994: V. 146a]. Kuzguncuk’da bir de Ermeni Kilisesi mevcuttur. 11 Mayıs 1835’de ibadete açılan Surp Krikor Lusavoriş Kilisesi’ni sayıları çok azalsa da halen aynı cemaat kullanmaya devam etmektedir [Tuğlacı 1991: 169].

Surp Krikor Lusavoriş Kilisesi

Ayvansarayi Hüseyin Efendi’nin Hadîkatü’l-Cevâmisi’nde Kuzguncuk’da bir camiye rastlanmaz [Ayvansarayi 2001]. Bölgede yapılan ilk cami Beylerbeyi’ne yakın bir alanda, kıyıdaki müslüman yerleşmesine hizmet veren Üryanizade Mescidi’dir. Sultan II. Abdülhamid döneminde devrin şeyhülislamlarından Üryanizade Ömer Efendi tarafından yaptırılan bu ahşap mescid, aynı zamanda günümüze çok az örneği kalan kayıkçı mescidlerinden de biridir [Öz 1965: II. 67]. Köyün içine yapılan ilk cami ise 1951-52 yılları arasında halk yardımı ile yapılan kare planlı, betonarme bir yapıdır [Öz 1965: II. 43].

1876-77 tarihli “Esâmi-i Mahâllat” kayıtlarında Kuzguncuk 203 haneli bir mahalle olarak görülmektedir [İşli 2002: 76]. 1914’de Kuzguncuk’ta 70 müslüman, 250 Rum, 1600 Ermeni, [İcadiye Ermenileri dâhil] 400 Yahudi ve 4 hane yabancı uyruklu olduğu bilinmektedir. Aradan geçen kırk yıla yakın sürede nüfus İcadiye Ermenileri dâhil ikibini aşmıştır. Bu durumda, özellikle son dönem savaşları sonucu şehre gelen göçlerin bir kısmının Kuzguncuk’a yerleştiği söylenebilir.

1261/1845 tarihli Mühendishane-i Hümayun Haritası’nda Kuzguncuk iskânı pek önem verilmediği görülmektedir. Kuzguncuk İskelesi, hemen karşısındaki karakolhane ve Paşalimanı’na doğru yer alan çeşme dışında adı geçen hiç bir yapı yoktur [Bkz. Harita : 1]. Haritada belirtilmese de iskânın yoğun olduğu iskele çevresinde eski tarihli bir çeşme vardır. Yaptıranı belli olmayan, bu nedenle İskele Çeşmesi adı ile anılan bu yapının iki satırlık kitabesinde:

“Hüveş-sâfi”
“Âb-ı nâb iç nûş ola subh-ü mesâ”
Sahib-ül hayrata idin hayr duâ
H.1207/1792

yazısı yer almaktadır [Tanışık 1945: II. 388, Egemen 1993: 476].

Haritada belirtilmeyen bir diğer çeşme ise Nakkaş Mevki’inde sahil yolu üzerinde yer alan Hacı Ahmed Efendi Çeşmesi’dir. H. 1239/1823 tarihli bu çeşmenin yanında bir de namazgâh bulunmaktaydı [Egemen 1993: 416, Haskan 2001: III. 1039]. Kuzguncuk’taki yoğun müslüman nüfus 1950’lere kadar sahil yolundan Frenk Tepesi ismiyle de anılan Münir Paşa Tepesi’ne doğru tırmanan Babanakkaş Sokağı’nın güney bölümü boyunca sıralanmaktaydı.

1924 tarihli Necip Bey Haritası’nda Kuzguncuk anıtsal yapıları, biri yanlış yerde gösterilen iki Rum kilisesi, bir Ermeni kilisesi ve bir sinagog ile Kuzguncuk İskelesi olarak görülür [Necip Bey 1924: III. 2]. Daha sonra bahis konusu edeceğimiz Bozacı Sokağı’nın adı bu haritada Rue Arnobout [Arnavut sokağı] olarak geçmektedir [Bkz. Harita : 2].

Pervititch’in 1930 tarihli ve 5 no’lu Üsküdar genel paftası ile Aralık 1932 tarih 83 no’lu kısmî Kuzguncuk paftasında, anıtsal yapılar dışında iki mektep yer almaktadır. Özellikle belirtilen hiçbir sivil mimarlık örneği yoktur. Zaten 83 no’lu pafta yanlızca köy içinin belirli bir bölümünü kapsamakta, vadi tabanının tamamı görülmemektedir [Pervititch Tarihsiz: 268-276]. Genel paftada, Kuzguncuk’un iki önemli sivil mimarlık örneği Fethi Ahmed Paşa Yalısı ve Mimar Evi’nin görülmemesine karşın, Eski Marko Paşa Köşkü [günümüz Kuzguncuk İlkokulu] İş Bankası deposu olarak, Baba Nakkaş Sokağında bulunan Ali Fuat Paşa [Cebesoy] Köşkü yazı ile belirtilmiştir [Bkz. Harita : 3].

 

 

İstanbul’da Anadolu Yakası'nda Üsküdar ilçesinde bulunan Kuzguncuk, sakinliği, doğası, huzuru ve farklı dinlere mensup insanların birlikte yaşadığı semtlerden birisi olduğunu Mimar Mustafa Sinan Genim’in 2014 yılında kaleme aldığı yukarıdaki yazısından da anlıyoruz.

https://www.sinangenim.com/tr/medya/yayimlar-ve-bildiriler/kuzguncukta-bir-ev-761/

 

İnsanı dinlendiren, sakinleştiren ve huzurlu hissettiren; en işlek alanı İcadiye Caddesi’nin her iki yanını kaplayan dev çınarlar Kuzguncuk’un en önemli simgelerinden. Kuzguncuk’un ana damarlarından birisi olan İcadiye Caddesi; modern ve eski işletmelerin bir arada yer aldığı, sebze ve meyve ekiminin yapıldığı bostana,  kilise, sinagog, cami ve renkli tarihi binalara ev sahipliği yapıyor. 

Musevi, Ermeni, Rumların ve Türklerin bir arada yaşadığı Kuzguncuk’ta pek çok farklı dinsel yapı bulunuyor. İskelenin karşısında Surp Krikor Lusaveriç Kilisesi ve Kuzguncuk Camii aynı arsa içinde yan yana yer alıyor. İcadiye Caddesi’nin hemen girişinde sol tarafta Ayios Yeorgios Rum Ortodoks Kilisesi, yine aynı caddede Ayios Panteleimon Rum Ortodoks Kilisesi ve Beth Ya’akov Sinagogu bulunuyor.

Kuzguncuk sokaklarında rengârenk tarihi evler ve köşkler kartpostallık görüntüler oluşturuyor. Yapılan restorasyon çalışmalarıyla ev ve köşkler hem güçlendiriliyor, hem de semtin nostaljik kısmı korunmaya devam ediyor. Tarihi ev ve köşkleri barındıran “Simitçi Tahir” Sokağı gezilmesi gereken yerler arasında alıyor.

Kuzguncuk, nostaljik mimarisi, yeşili bol ülkemizin en sevilen dizilerinin de çekim merkezi oldu. İcadiye Caddesi’nde Ayios Yeorgios Rum Ortodoks Kilisesi’ni ilerisinde sol tarafta yer alan sokakta pek çok diziye ev sahipliği yaptı.

Kuzguncuk’un en önemli özelliklerinden biri de bostanı. İcadiye Caddesi üzerinde yer alan, semtin hafızasını oluşturan Kuzguncuk Bostanı; küçük bahçelere ayrılan arazide kurayla belirlenecek kişilerin belirli bir dönem dikim ve hasat yapması üzerine kurulu.  

Kuzguncuk’ta boğazı gören Çınaraltı kafede çayınızı yudumlayıp; dinlenebilir ardından; Kuzguncuk’un yokuşunu çıktığınızda Botanik Bahçe’yi ziyaret edebilir, Yahudi Mezarlığı ve karşısında bulunan Abdülmecid Efendi Köşkü’nü görebilirsiniz. Yokuşun tepesinde Nakkaştepe Millet Parkı ve boğaz manzaralı kafeler yer alıyor.

KUZGUNCUK BOSTANI

Adres: Kuzguncuk, Bostan Sk. No:4, 34674 Üsküdar/İstanbul

İstanbul’da Boğaz’a nazır ve Üsküdar’ın nadide mahallelerinden birinde bulunan Kuzguncuk Bostanı, 2014 yılından itibaren Üsküdar Belediyesi tarafından Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden kiralandı.  Üsküdar'da nefes alan Üsküdar'a nefes vermeli anlayışıyla hareket eden Üsküdar Belediyesi 6 yıldır bostanın bakımını titizlikle yaparken, birçok sosyal faaliyet ve etkinlikler ile Üsküdarlılara şehrin göbeğinde derin bir nefes aldırıyor. Projesi tamamlanan bostan 4 Nisan 2015 tarihinde açıldı.

17 dönümlük alanın temizlenip, tamamen doğal malzemelerin kullanıldığı bir proje ile peyzaj düzenlemesi yapılan bostanı sadece Kuzguncuklular değil, birçok İstanbullu ziyaret ediyor. Özellikle fotoğraf çekmek isteyenlerin uğrak noktası haline gelen bostanda, hobi bahçeleri, meyve bahçeleri, tarım alanları, mesire alanı, amfi alanı, yürüyüş yolları, çocuk oyun alanı, tıbbi, aromatik bitki alanları, basketbol sahası bulunuyor. Hafta sonları kalabalıklaşan Kuzguncuk Bostanı’nda geleneksel Hıdırellez kutlamaları başta olmak üzere birçok özel gün ve etkinlik de burada yapılıyor.

Meraklısına hobi bahçesi kullanım alanı sunulan Kuzguncuk Bostanı’nda mahalle sakinleri tarım yapma imkânı buluyor. Yaklaşık 100 küçük parsele ayrılan bostanda mevsimine göre meyve ve sebze dikimi yapılıyor. Bu mevsimde ıspanakların pırasaların hasat edildiği küçük tarlaların sahipleri Üsküdar Belediyesi tarafından semt sakinleri arasından kurayla belirleniyor. Kuralar her yıl yenilenerek bir sonraki kurada daha önce ismi çıkmayanlara öncelik veriliyor. Pandemi nedeniyle geçici olarak vatandaşların kullanımına kapatılan bostanda önceden ekilen ürünler, Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekipleri tarafından hasat ediliyor. Belediye tarafından hak sahiplerine ve ihtiyaç sahibi Üsküdarlılara ürünlerin dağıtımı sağlanıyor.

 

 

 

https://www.uskudar.bel.tr/tr/main/pages/bostanlarimiz/551

 

Cumhuriyetin Üsküdar 100’leri
 
 
 
 
 
 
Aktif Ziyaretçi25
Bugün Toplam390
Toplam Ziyaret9095
Üyelik Girişi
Takvim
Hava Durumu